Patent ve Faydalı Model Nedir ?


Yapımcılığını BKM’nin üstlendiği, Yılmaz Erdoğan’ın senaryosunu yazıp aynı zamanda Demet Akbağ ve Altan Erkekli ile başrollerini paylaştığı “ViİZONTELE” filmini izlemiş miydiniz?

Görselin kaynağı: https://i.milimaj.com/i/milliyet/75/330×185/5d4533a455427f23a04d6459.jpg

Film, 1974’ün Hakkari’sinde geçer. TRT tarafından yapılan ilk televizyon yayınının ardından Anadolu’nun dört bir tarafına televizyon gönderilmeye başlanmıştır.

Aradan yıllar geçer ve nihayet sıra Hakkari’dedir. Merakla beklenen TRT ekibi kasabaya gelir. Ekip gelir gelmesine ama yanlarında verici ya da anten yoktur, sadece televizyonu getirmişlerdir. Onu da kasabanın meydanına bırakıp kaçarlar. 

Şimdi ortada büyük bir sorun vardır: Kasabalılar televizyonun ne olduğunu bilmedikleri gibi nasıl çalıştırılacağını da bilmemektedirler. Bu durum belediye başkanı Nazmi Bey için artık bir gurur meselesi halini alır ve “Bu işi çözse çözse Deli Emin çözer” diyerek Emin’den yardım ister.

Emin; 35-40 yaşlarında,  kimi kimsesi olmayan, kimilerinin radyo ve çeşitli elektronik araçları tamir ettiği için “Radyocu Emin” kimilerinin ise sıradışı fikirleri olduğu için “Deli Emin” olarak çağırdığı, iyiliği ve dürüstlüğüyle herkes tarafından sevilen bir insandır. Hayatı kolaştıran birbirinden ilginç icatlarıyla da kasabanın adeta Nikola Tesla’sıdır.

Görselin kaynağı: https://bkmonline.cubecdn.net/uploads/20160811120957147.jpg

Nazmi Bey’in gönderdiği haberci büyük umutlarla Emin’in yanına gelir ve durumu anlatır. Ne var ki Emin de hayatında hiç televizyon görmediği için konuyla ilgili en ufak bir fikre sahip değildir. Ta ki haberi getiren kişi, “Radyonun resimlisidir.” diyene kadar. Bunu duyan Emin’in kafasında taşlar yerine oturur ve o unutulmaz cevabı verir: “Resimli radyo mu? Şerefsizim benim aklıma gelmişti! Gerçek!”

O andan itibaren iş artık Emin’in omuzlarındadır. Vericiyi yüksek bir yere yerleştirmek gerektiğine radyodan da aşinadir. Bu amaçla kasaba halkını da ardına katarak birçok girişimde bulunsa da denemeleri başarısızlıkla sonuçlanır. Başlarda büyük umutlar beslenen Emin, artık kasaba halkının alay konusudur. İş öyle bir noktaya varır ki; kasabada Nazmi Bey’den başka Emin’i destekleyen kimse kalmaz. Ama Emin pes etmez ve başladığı işi bitirir.

Tarih boyunca, Emin gibi mucitleri engellemeye çalışan, bütün denemelerinde heveslerini kıran insanlar hep vardılar. Üstelik, bu insanlar, her zaman sıradan insanlar da değildi.  İnanmayacaksınız belki ama; bu insanların arasında bir patent ofisi başkanı bile var. Bu kötü şöhretin sahibi: Amerikan Patent Ofisi’nin eski başkanlarından Charles Duell.

Görselin kaynağı: https://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/7/77/Charles_H._Duell.jpg

1899 yılında yapılan bir sempozyuma katılan Charles Duell’in konuşması sırasında “Artık yeni hiçbir şey yok. İcat edilebilecek her şey icat edildi.” demesi, bütün salonda soğuk duş etkisi yarattı. Bununla da kalmayıp sırf bu nedenle ABD patent ofisinin kapatılması gerektiğini söylemesi bilim dünyasında tartışmalara yol açtı.    

Bu tartışmalara henüz 24 yaşında asistan bir bakteriyolog olan Andre Lemierre de şu sözüyle katıldı: “Her şeyin keşfedildiğini sanmak büyük bir yanlıştır. Bu, ufku dünyanın son sınırı sanmaya benzer.”

Görselin kaynağı: https://marlin-prod.literatumonline.com/cms/attachment/e2625062-fb27-4819-8153-4cc9bdb5fa05/gr1.jpg

Gerçek, kısa bir süre sonra ortaya çıktı. Takvimler 1901’i gösterdiğinde; yani, Duell’in konuşmasının üstünden henüz 2 yıl geçmişken King Camp Gilette tarafından müthiş bir buluş ortaya kondu. Evet, doğru tahmin ettiniz. Bu buluş, Gilette traş bıçağıydı.

Görselin kaynağı: https://assetsds.cdnedge.bluemix.net/sites/default/files/styles/very_big_2/public/news/images/gillette-_a_two-part_pricing_success.jpg?itok=jRbDAgDP

O yıllarda tıraş olmak için kullanılan ustura bıçaklarının uçlarının açık olması, insan sağlığı için büyük risk oluşturuyordu. Bu soruna çözüm arayan King Camp Gillette’in aklına köreldiğinde atılan tıraş bıçağı fikri geldi. Mucit William Nickerson ile hemen çalışmalara başlayan Gillette, 1901’de atılabilir güvenli tıraş bıçağının patentini alarak seri üretime başladı ve 1908’de tüm dünyada 300.000 tıraş aleti, 13.000.000 da jilet satarak bir rekora imza attı. Böylece, Duell ve Lemierre düellosunun kazananı da Lemierre oldu.

Günümüzde ise Duell gibi düşünenlerin sayısı yok denecek kadar az. Zira, internetin icadından sonra insanoğlu enginlere sığmayıp taşan bir buluş yapma arzusuyla yanıp tutuşuyor. Dünya Fikri Mülkiyet Organizasyonu (WIPO) tarafından yayınlanan istatistiklere göre, neredeyse her dakika bir patent başvurusu yapılıyor. Organizasyonun 2019’da yayınlanan raporuna göre, 2018 yılı içinde dünya genelinde toplam 3.326.300 adet patent başvurusu yapıldı.

Görselin kaynağı: https://blog.ipleaders.in/wp-content/uploads/2020/05/wipo.png

Aynı yıl içinde ABD Patent Ofisi de kuruluşundan bu yana ulusal düzeydeki 10.000.000 uncu patenti verdiklerini açıkladı. Lazerlerin menzil ve hızını belirlemek için kullanılan “LADAR” uygulaması için verilen bu patentin sahibi, Amerikalı ünlü optik mühendisi Joseph Marron oldu.

Patent ve faydalı model ekosistemi, günümüzde sadece mucitler için değil; devletler için de cazibe merkezi haline geldi. Dünya Fikri Mülkiyet Organizasyonu’nun 2019 verilerine göre yıl içinde en çok patent başvurusunda bulunan 7 devlet ve başvuru sayıları şöyle:

Görselin kaynağı: https://www.wipo.int/export/sites/www/ipstats/en/docs/infographic_pct_2019.pdf

Bu 7 devletin aynı zamanda dünya ekonomisine yön veren lider devletler olmaları hiç de tesadüf değil. Zira, eskiden devletlerin ekonomik gücünde doğal kaynakları ya da sanayi ürünleri etkiliyken; günümüzde aldıkları patentler etkili oluyor. Kısacası; ne kadar patent, o kadar güçlü ekonomi.  

Türkiye de bu değişim rüzgarına yavaş yavaş ayak uydurmaya başlayan devletler arasında. Rekabetin iyice kızıştığı bu arenada kalıcı bir yer edinebilmemiz için başta Türk Patent ve Marka Kurumu (TÜRKPATENT) olmak üzere birçok kurum ve kuruluş imkanlarını seferber etmiş durumdalar.

Görselin kaynağı: https://www.turkpatent.gov.tr/TURKPATENT/resources/temp/63ACC0F5-87A3-47ED-9419-115D66B103C0.jpg

TÜRKPATENT tarafından açıklanan verilere göre patent başvuru sayıları her yıl bir öncekine göre artış gösteriyor. Bu veri çok kıymetli ve patent bilincinin Türkiye’de arttığının önemli bir işareti elbette.  Ancak, tek başına bu veriye bakarak rehavete kapılmak da doğru değil.  Zirveyi kovalayan diğer devletlerin başvuru rakamlarıyla kıyasladığımız zaman Türkiye’deki başvuru sayıları maalesef oldukça düşük kalıyor. Özetle söylemek gerekirse; sıra dışı fikirlere sahip olsak da bu fikirlerimizi maddi değere dönüştürme konusunda henüz olması gereken seviyeye ulaşamadığımız acı ama gerçek.

Bundan daha acı olanı ise elimizin altındaki hazinenin farkında olmayışımız. Ekonomimize yön veren KOBİ’lerimizin faaliyetleri sırasında farkında olmadan birçok buluş elde etmelerine rağmen patent ve faydalı model konusuna gereken önemi vermedikleri için çok büyük kazançlardan olduklarını saha çalışmalarımız sırasında üzülerek gözlemliyoruz. Halbuki profesyonel bir yardımla bu buluşlara patent tescil belgesi alınsa ve buluşlar seri üretime geçirilse KOBİ’lerimizin dünya pazarında söz sahibi işletmeler arasına girmeleri işten bile değil.

Bu tabloyu tersine çevirmek ve eldeki hazineyi daha da değerli hale getirmek için yapmamız gereken ilk şey: haklarımızın bilincinde olmak ve bunu korumak için gereken tedbirleri almak. Şimdi gelin, patent ve faydalı modele ilişkin temel kavramlar nelerdir, hukuki süreçler nasıl işler, kısaca göz atalım.

Görselin kaynağı: https://media.giphy.com/media/U8UuFWwbqwgPC/giphy.gif

Buluş ve Patent Nedir?

Buluş: Teknoloji alanında belirli bir sorunun çözümüne ilişkin teknik özelliği olan fikirsel ürünlerdir. Buluşların teknik niteliklerinin olması gerekiyor. Bu teknik nitelik; ürünün fiziksel niteliklerinden ya da faaliyetin niteliğinden kaynaklanabileceği gibi faaliyet sırasında kullanılan teknik araçlardan da kaynaklanabilir.

Patent: sınırlı bir yer ve süre için üçüncü kişiler tarafından bir buluşun izinsiz olarak üretilmesini, kullanılmasını veya satılmasını engelleme yoluyla sahibine tanınan tekel hakkıdır. Bu hakkın kullanılabileceğini gösteren belgeye de “Patent belgesi” denir.

6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’na göre (Bundan sonra kısaca “Kanun” olarak ifade edeceğiz.) patent belgesi 20 yıl koruma sağlar ve bu süre uzatılamaz. Bir buluşun patentlenebilmesi için:

  • Yenilik,
  • Sanayiye uygulanabilirlik,
  • Buluş basamağı içerme,

Kriterlerini taşıması gerekiyor. Bu kriterleri kısaca ifade edecek olursak:

Yenilik kriteri: Kanunun 83.maddesine göre, tekniğin bilinen durumuna dahil olmayan buluşun “Yeni” olduğu kabul ediliyor. Bu husus oldukça önemli. Zira, birçok başvuru yenilik kriterini taşımadığı gerekçesiyle reddediliyor.

Böyle bir sonuçla karşılaşmak istemeyen buluş sahiplerinin başvuru yapmadan önce buluşlarının yeni olup olmadığını iyi araştırmaları gerekiyor.  Bu konuda online araştırma yapılabilecek ücretli ve ücretsiz platformlardan bazıları şöyle:

Ücretsiz Platformlar
Ücretli Platformlar

Şunu hemen ifade edelim; bu platformlarda yaptığınız araştırma, buluşunuzun yeni olup olmadığı konusunda size sadece bir ön fikir sağlar. Dolayısıyla, araştırmanız sırasında buluşunuza benzer bir buluşla karşılaşmamış olmanız; buluşunuza patent belgesi alınabileceğini garanti etmez. Zira, buluşunuzun patentlenebilir olup olmadığı TÜRKPATENT uzmanları tarafından yapılacak inceleme sonucunda ortaya çıkacak.

Peki, yenilik kriterinin tanımında yer alan “Tekniğin bilinen durumu” nedir? Tekniğin bilinen durumu için başvuru tarihinden önce dünyanın herhangi bir yerinde, yazılı veya sözlü tanıtım yoluyla ortaya konulmuş veya kullanım ya da başka herhangi bir biçimde açıklanmış olan toplumca erişilebilir her şey diyebiliriz.

Buluş basamağı içerme kriteri: Buluşun patentlenebilmesi için taşıması gereken bir diğer kriter olan buluşun buluş basamağı içermesi kriteri için de az önce ifade ettiğimiz tekniğin bilinen durumuna bakıyoruz. Tekniğin bilinen durumu dikkate alındığında, ilgili olduğu teknik alandaki uzmana göre aşikar olmayan buluşun buluş basamağı içerdiği kabul ediliyor.

Sanayiye uygulanabilirlik kriteri: Buluşun tarım da dahil olmak üzere, sanayinin herhangi bir dalında üretilebilir veya kullanılabilir nitelikte olması gerekiyor.

Şimdi de patente biraz ara verip yazımızın diğer konusu olan faydalı modele göz atalım.

Faydalı Model Nedir?

Faydalı model hakkı, dünya çapında yeni olan ve sanayiye uygulanabilen buluşların sahiplerine koruma sağlayan bir sınai mülkiyet hakkıdır.

Yukarıda kısaca ifade ettiğimiz “Yenilik” ve “Sanayiye uygulanabilirlik” kriterlerini taşıyan buluşlar, faydalı model belgesi alabilirler. Patent belgesi almak için gerekli olan “Buluş basamağı içerme” kriteri faydalı model belgesi başvurularında aranmaz. Bu sebeple de faydalı model süreci patentle kıyaslandığında hem daha kısa sürer hem de daha az maliyetlidir.

Peki, her buluş patent ya da faydalı model belgesi alabilir mi? Kanun bu konuda bir sınırlama getiriyor. Kanuna göre, şu konularda yapılan buluşlara patent belgesi verilemiyor:

  • Keşifler, bilimsel teoriler ve matematiksel yöntemler,
  • Zihni faaliyetler, iş faaliyetleri veya oyunlara ilişkin plan, kural ve yöntemler,
  • Bilgisayar programları,
  • Estetik niteliği bulunan mahsuller, edebiyat ve sanat eserleri ile bilim eserleri,
  • Bilginin sunumu,
  • Kamu düzenine veya genel ahlaka aykırı olan buluşlar,
  • Mikrobiyolojik işlemler veya bu işlemler sonucu elde edilen ürünler hariç olmak üzere, bitki çeşitleri veya hayvan ırkları ile bitki veya hayvan üretimine yönelik esas olarak biyolojik işlemler,
  • İnsan veya hayvan vücuduna uygulanacak teşhis yöntemleri ile cerrahi yöntemler dâhil tüm tedavi yöntemleri,
  • Oluşumunun ve gelişiminin çeşitli aşamalarında insan bedeni ve bir gen dizisi veya kısmi gen dizisi de dâhil olmak üzere insan bedeninin öğelerinden birinin sadece keşfi.
  • İnsan klonlama işlemleri, insan eşey hattının genetik kimliğini değiştirme işlemleri, insan embriyosunun sınai ya da ticari amaçlarla kullanılması, insan ya da hayvanlara önemli bir tıbbi fayda sağlamaksızın hayvanlara acı çektirebilecek genetik kimlik değiştirme işlemleri ve bu işlemler sonucu elde edilen hayvanlar.

Benzer bir sınırlama faydalı model için de söz konusu. Kanuna göre, faydalı model belgesi verilemeyen buluşlar da şöyle:

  • Kimyasal ve biyolojik maddelere veya kimyasal ve biyolojik usullere ya da bu usuller sonucu elde edilen ürünlere ilişkin buluşlar,
  • Eczacılıkla ilgili maddelere veya eczacılıkla ilgili usullere ya da bu usuller sonucu elde edilen ürünlere ilişkin buluşlar,
  • Biyoteknolojik buluşlar,
  • Usuller veya bu usuller sonucu elde edilen ürünlere ilişkin buluşlar.

Kimler Başvuru Yapabilir?

  • Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları.
  • Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde yerleşim yeri olan veya sınai ya da ticari faaliyette bulunan gerçek veya tüzel kişiler.
  • Paris Sözleşmesi veya Dünya Ticaret Örgütü Kuruluş Anlaşması hükümleri dahilinde başvuru hakkına sahip kişiler.
  • Karşılıklılık ilkesi uyarınca, Türkiye Cumhuriyeti uyruğundaki kişilere sınai mülkiyet hakkı koruması sağlayan devletlerin uyruğundaki kişiler,

Türkiye’de başvuru yapma hakkına sahipler. Dilerseniz, başvurunuzu TÜRKPATENT tarafından tutulan sicile kayıtlı bir patent vekili aracılığıyla da yapabilirsiniz.

Bu kişilerden biriyseniz ya da bir patent vekiliniz varsa; Kanunda sayılan belgeleri TÜRKPATENT’in resmi web sitesi “Turkpatent.gov.tr” üzerinden e-imza ya da mobil imza ile online olarak gönderip başvuru ücretini de ödeyerek patent veya faydalı model tescil başvurusu yapabilirsiniz.

Bu işlemin e-devlet kapısı üzerinden yapılması da mümkün. E-devlet şifrenizle giriş yaptıktan sonra arama bölümüne TÜRKPATENT yazıp karşınıza çıkan yönergeleri takip ederek de başvuru yapabilirsiniz.

Görselin kaynağı: https://cdn.e-devlet.gov.tr/themes/ankara/images/fb-share-v01.jpg

Başvurudan sonra nasıl bir süreç işliyor? Patent ve faydalı model başvurularının sonrasında yapılan işlemlerde bazı farklılıklar söz konusu.  

Patent Başvurusundan Sonra Yapılan İşlemler

TÜRKPATENT’e yapılan patent başvurusu, Kanunun 90.maddesinde belirtilen unsurları taşıdığı takdirde sicile kaydediliyor. Başvuru unsurlarında eksiklik olması durumunda ise söz konusu eksikliklerin giderilmesi için bildirim yapılmaksızın başvuru sahibine 2 ay süre veriliyor.

Başvuru unsurlarında eksiklik tespit edilmeyen patent başvuruları bu kez Kanunda sayılan şekil şartlarına göre incelemeye alınıyor.  Şekil şartlarında eksiklik tespit edilirse, eksiklerin giderilmesi için başvuru sahibine 2 ay süre veriliyor. Bu süre içinde de eksiklikler giderilmezse başvuru reddedilmiş sayılıyor.

Yapılan inceleme sonrasında, şekli şartlarda bir eksiklik görülmemesi ya da eksikliğin süresi içinde giderilmesi durumlarında; başvuru sahibine, başvuru tarihinden itibaren 12 ay içinde tekniğin bilinen durumu ile ilgili araştırma talebinde bulunması ve ilgili ücreti ödemesi için bildirimde bulunuluyor. Araştırma talep edilmemesi veya araştırma ücretinin ödenmemesi hallerinde, başvuru geri çekilmiş sayılıyor.

Başvuru sahibinin tekniğin bilinen durumu ile ilgili araştırma yapılması talebinden sonra, TÜRKPATENT tarafından araştırma raporu düzenleniyor ve başvuru sahibine bildiriliyor.

Bu bildirimden itibaren, başvuru sahibinin 3 aylık süre içinde inceleme talebinde bulunması gerekiyor. Aksi halde başvuru geri çekilmiş sayılıyor.

İnceleme talebini alan TÜRPATENT, başvurunun ve buluşun Kanun hükümlerine uygunluğunu incelemeye başlıyor. Buluşun Kanun hükümlerine uygun olmadığı tespit edilirse başvuru sahibine, görüşlerini sunması ve başvurunun kapsamını aşmaması şartıyla değişiklikler yapması konusunda bildirim yapılıyor ve gerekli görüldükçe bu tür bildirimler tekrarlanıyor. Ancak, bu kapsamda yapılacak bildirimlerin sayısı üçten fazla olamıyor.

İnceleme raporunda başvuru ve buna ilişkin buluşun Kanun hükümlerine uygun olduğu tespit edilirse patentin verilmesine karar veriliyor ve bu karar TÜRKPATENT’in resmi bülteninde yayımlanıyor.

Yayımdan itibaren bu karara itiraz edilip edilmemesine göre gerçekleşebilecek farklı ihtimaller söz konusu. Kanunun 99.maddesine göre; 3.kişiler, patentin verilmesi kararının bültende yayımlanmasından itibaren 6 ay içinde ücretini ödeyerek söz konusu patente:

  • Patent konusunun patent verilebilirlik kriterlerini taşımadığı,
  • Buluşun yeterince açıklanmadığı,
  • Patent konusunun, başvurunun ilk halinin kapsamını aştığı veya patentin, Kanunun 91. Maddesine göre yapılan bölünmüş bir başvuruya veya Kanunun 110/3-b maddesine göre yapılan bir başvuruya dayanması durumunda en önceki başvurunun ilk halinin kapsamını aştığı,

gerekçelerinden en az birini ileri sürerek itiraz edebilirler. İtiraz edilmesi durumunda, bu itiraz TÜRKPATENT tarafından patent sahibine bildiriliyor. Patent sahibi bu bildirim tarihinden itibaren 3 ay içinde itiraza ilişkin görüşlerini sunabilir veya patentte değişiklik yapabilir. Süre sonunda itiraz, patent sahibinin görüşleri ve patentte değişiklik talepleri de dikkate alınarak TÜRKPATENT tarafından inceleniyor. İncelemenin ardından 3 farklı ihtimal söz konusu. Patentin veya değiştirilmiş halinin:

  • Kanuna uygun olduğu tespit edilirse patentin ya da varsa değiştirilmiş halinin devamına karar verilir.  
  • Kanuna uygun olmadığı tespit edilirse patentin hükümsüzlüğüne karar verilir.
  • Kanuna kısmen uygun olduğu tespit edilirse patentin bu kısım itibarıyla devamına karar verilir.  Bu durumda, patent sahibinden bildirim tarihinden itibaren 2 ay içinde gerekli değişiklikleri yapmasını istenir. Söz konusu değişikliğin yapılmaması veya yapılan değişikliğin kabul edilmemesi halinde patentin hükümsüzlüğüne karar verilir.
Faydalı Model Başvurusundan Sonra Yapılan İşlemler

TÜRKPATENT’e yapılan faydalı model başvurusu, Kanunun 90.maddesinde belirtilen unsurları taşıdığı takdirde sicile kaydediliyor. Başvuru unsurlarının eksik olması durumunda ise eksikliklerin giderilmesi için bildirim yapılmaksızın başvuru sahibine 2 ay süre veriliyor.

Ardından başvurunun şekli şartları taşıyıp taşımadığı inceleniyor. Başvurunun şekli şartları taşımadığı tespit edilirse, eksiklerin giderilmesi için başvuru sahibine 2 ay süre veriliyor. Bu süre içinde de eksiklikler giderilmezse başvuru reddedilmiş sayılıyor.

Şekli inceleme sonunda herhangi bir eksiklik tespit edilmezse başvurunun tekniğin bilinen durumu yönünden araştırılması aşamasına geçiliyor. Araştırma talebi, başvuruyla birlikte yapılabildiği gibi şekli uygunluk yazısının bildirim tarihinden itibaren 2 ay içinde de yapılabiliyor. Araştırma talep edilmemesi veya araştırma ücretinin ödenmemesi hallerinde ise başvuru geri çekilmiş sayılıyor.

Talebin ardından TÜRKPATENT tarafından araştırma raporu düzenleniyor ve bu rapor yine TÜRKPATENT’in resmi bülteninde yayımlanıyor. 3 aylık yayım süresinin sonunda, varsa itirazlar ve 3.kişi görüşleri dikkate alınıyor ve yapılan değerlendirme sonucunda başvuru ya reddediliyor ya da tescil ediliyor.

Koruma Süreleri

Şimdiden uyaralım: patent veya faydalı model tescil belgesini aldıktan sonra “Artık bir şey yapmama gerek yok.” diye düşünmeyin! Her şeyin bir sonu olduğu gibi patent ve faydalı modelin koruma sürelerinin de bir sonu var. Başvuru tarihinden başlamak üzere; patentin koruma süresi 20 yıl, faydalı modelin koruma süresi 10 yıldır. Bu süreler uzatılamaz.

Bir diğer önemli husus da şu ki; bu korumadan faydalanabilmek için yıllık ücretlerin de eksiksiz ödenmesi gerekiyor. Yıllık ücret, TÜRKPATENT tarafından herhangi bir bildirimde bulunmaksızın patentin ya da faydalı modelin koruma süresi boyunca başvuru tarihinden itibaren ikinci yılın sona erdiği tarihten başlamak üzere her yıl vadesinde ödeniyor. Kural bu olmakla birlikte belirtilen bu vadede ödeme yapılmazsa Kanun ikinci bir şans tanıyor. Buna göre, yıllık ücret vade tarihinden itibaren 6 ay içinde de ödenebiliyor. Ancak, bu durumda hak sahipleri ek ücret de ödemek zorunda kalıyor. Bu ikinci sürede de ödeme yapılmazsa patent veya faydalı model hakkı sona eriyor. Sakın bu süreleri kaçırmayın!

Görselin kaynağı: https://media.giphy.com/media/23BST5FQOc8k8/giphy.gif

Yurt Dışında Tescil Başvuruları

Patentler ve faydalı modeller, sadece alındıkları ülkeler için hak sahipliği doğuruyorlar. Örneğin; Türkiye’de alınmış bir patent sadece Türkiye içinde koruma sağlıyor. Peki, patent ya da faydalı model hakkı yurt dışında da korunmak istenirse yapılabilecek bir şey yok mu? Elbette var. Bunun için yurt dışında tescil başvuru yapılması mümkün. Yurt dışında patent veya faydalı model tescil başvurusunda bulunmak isteyen başvuru sahiplerinin; başvurularını, hangi ülkede başvuru yapmak istiyorlarsa o ülkenin sistemine uygun şekilde ve o ülkenin dilinde yapmaları gerekiyor.  

Kural bu olmakla birlikte; başvuru sahiplerine bu konuda da bir kolaylık sağlanıyor. Türkiye’nin de taraf olduğu 01.01.1996 tarihinde yürürlüğe giren Patent İşbirliği Anlaşması sayesinde, birden fazla ülkede buluşlarını korumak isteyen başvuru sahipleri, tek bir başvuru ile anlaşmaya üye ülkelerin tamamında patent başvurusu yapabiliyorlar.

Gelelim işin yargı boyutuna. Bunca emekle elde edilen patent veya faydalı model hakkına bir başkası tarafından tecavüz teşkil eden bir eylemle zarar verilmesi durumunda hangi yasal yollara başvurulabilir?

Görselin kaynağı: https://images.pexels.com/photos/5668473/pexels-photo-5668473.jpeg?auto=compress&cs=tinysrgb&dpr=2&h=650&w=940

Başvurulabilecek Yasal Yollar

Kanunun 149. Maddesine göre, hak sahipleri Mahkemeden;

  • Fiilin tecavüz olup olmadığının tespiti,
  • Muhtemel tecavüzün önlenmesi,
  • Tecavüz fiillerinin durdurulması.
  • Tecavüzün kaldırılması ile maddi ve manevi zararın tazmini,
  • Tecavüz oluşturan veya cezayı gerektiren ürünler ile bunların üretiminde münhasıran kullanılan cihaz, makine gibi araçlara, tecavüze konu ürünler dışındaki diğer ürünlerin üretimini engellemeyecek şekilde el konulması.
  • Haklı bir sebebin veya menfaatinin bulunması hâlinde, masrafları karşı tarafa ait olmak üzere kesinleşmiş kararın günlük gazete veya benzeri vasıtalarla tamamen veya özet olarak ilan edilmesi veya ilgililere tebliğ edilmesi.

Taleplerinde bulunabilirler. Bu davalarda yargılama, bu alanda uzmanlaşmış Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemeleri tarafından yapılır.

Görüldüğü gibi patent ve faydalı model yolculuğu, tedbirli olunmazsa hak ihlallerinin sıklıkla yaşandığı uzun ama keyifli bir yolculuk. Zaman hızla ilerliyor. Yakın gelecekte patent liginde zirveye oynamak istiyorsak toplumumuzdaki yenilik arzusunu artırmamız gerekiyor. Evet işimiz zor; ama istersek ve gayretle çalışırsak başaramayacağımız da hiçbir şey yok.

Böylece yazımızın sonuna geldik. Konuyla ilgili merak ettiğiniz diğer hususları web sitemizin iletişim bölümünden bizlere ulaştırabilirsiniz. 

 

 

Copy Protected by Chetan's WP-Copyprotect.
Bayrak Hukuk
Gizliliğe genel bakış

Bu web sitesi, size mümkün olan en iyi kullanıcı deneyimini sunabilmek için çerezleri kullanır. Çerez bilgileri tarayıcınızda saklanır ve web sitemize döndüğünüzde sizi tanımak ve ekibimizin web sitesinin hangi bölümlerini en ilginç ve yararlı bulduğunuzu anlamasına yardımcı olmak gibi işlevleri yerine getirir.